TCK madde 83 – Kasten Öldürmenin İhmali Davranışla İşlenmesi Suçu (12 Soru Cevap)

TCK madde 83, kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesini düzenlemektedir. Yazıda, suç tipinin oluşması için gerekli şartlara, soru cevaplara ve Yargıtay kararlarına yer verilmiştir. İçerikte, kasten öldürme suçunun ihmali davranışla işlenmesi suçunun cezası ve benzer suç tipleriyle farkı gibi hususlara da değinilmiştir.

TCK madde 83 – Kasten Öldürmenin İhmali Davranışla İşlenmesi Suçu (12 Soru Cevap)

Kasten Öldürmenin İhmali Davranışla İşlenmesi Suçu Nedir?

Türk Ceza Kanunu madde 83, kasten öldürme suçunun ihmali davranışla işlenmesi suçunu ve bu suçun cezasını düzenlemektedir. İhmalin tanımlanmadığı yasanın 83’üncü maddesinin gerekçesinde ihmal, kişiye belli bir icrai davranışta bulunma yükümlülüğünün yüklendiği hallerde, bu yükümlülüğe uygun davranılmaması olarak açıklanmaktadır. TCK madde 83 kişiye, yükümlü olduğu belli bir icrai davranışı gerçekleştirmesini emreder. Dolayısıyla burada suç, fiili gerçekleştirmek değil gerçekleştirmemektir. Kasten öldürmenin icrai bir hareketle gerçekleştirilmesi halinde gündeme TCK madde 81 – Kasten Öldürme Suçu veya TCK madde 82 – Kasten Öldürmenin Nitelikli Halleri gelecektir.

Kanun koyucu tüm ihmalleri suçun unsuru olarak saymamaktadır. Örneğin hareket edemeyecek düzeyde ağır yaralı iki kişiden birinin ölmesi ve diğerinin kurtarılması halinde,  ambulansa haber vermemiş olması nedeniyle sağ kalan kişinin ihmalinden söz edilemeyecektir. Zira TCK 83, ihmal konusu davranışa ilişkin bir yükümlülük aramaktadır. Kişinin yükümlülüğü yoksa ya da kişi yükümlü sayılamıyorsa, ihmali davranışı ahlaki boyutta sorun teşkil etse bile kasten öldürme suçunun ihmali davranışla işlenmesi suçunun gerçekleştiğinden söz edilemeyecektir. Ancak sağlık kuruluşuna getirilen ağır yaralıya hekimin müdahale etmemesi ve sonuçta hastanın ölümü halinde hekimin bu suç kapsamında sorumluluğu doğacaktır. Örneklerden de anlaşılacağı üzere kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi suçu, yasanın yapılmasını emrettiği haraketlerin, bu hareketlerin yapılmasından sorumlu tutulanlar tarafından yapılmaması ve ölüm neticesinin gerçekleşmesi halinde ortaya çıkmaktadır.

Alman Ceza Kanunu ihmali doğrudan açıklamaktadır. Kanunun “Suçun ihmal suretiyle icrası başlıklı” 13’üncü maddesine göre yasada yer alan bir suç tipindeki neticeyi bertaraf etmekte ihmali olan kişinin cezalandırılabilmesi için:

  • Kişinin, neticenin meydana gelmemesi için hukuki yükümlülüğü bulunmalı,
  • İhmalin, suç tipini gerçekleştiren icrai davranış değerinde kabulü mümkün olmalıdır.

TCK madde 83 hangi hallerde ihmalin, suçun unsurunu oluşturacağını belirlemektedir. Buna göre ölüm neticesinin oluşmasına sebep olan yükümlülük ihmali, icrai davranışa eşdeğer olmalıdır. Yükümlülük ihmalinin icrai davranışa eşdeğer sayılabilmesi için ise 3 olanak mevcuttur(83/2):

  • Kişinin belli bir icrai davranışta bulunmak hususunda kanuni düzenlemelerden kaynaklanan bir yükümlülüğünün bulunması: Örneğin Türk Medeni Kanunu, ana ve babanın çocukları üzerinde koruma ve gözetim yükümlülüklerinin bulunduğunu belirler. Dolayısıyla kişi kanun gereği, çocuğunun koruma ve gözetimine ilişkin yükümlülük altındadır. Bu yükümlülüğe uymaması sonucunda çocuğun ölümü gerçekleşirse, öldürme fiili ile ilgili icrai bir davranışı olmasa bile kişi TCK madde 83 uyarınca cezalandırılacaktır. Polis, infaz ve koruma memuru gibi kamu görevlileri de özel durumlar için benzeri kanuni düzenlemelerle garantör, yani yükümlü, sayılmaktadır. Sözleşmeden kaynaklanan yükümlülük ise mutlaka yazılı, sözlü bir anlaşmaya ihtiyaç duymaz.
  • Kişinin belli bir icrai davranışta bulunmak hususunda sözleşmeden kaynaklanan bir yükümlülüğünün bulunması: Yükümlülüğün gönüllü yani iradi şekilde üstlenilmesi halinde de artık kişi TCK 83 uyarınca kişi yükümlüdür. Örneğin denizde boğulmakta olan kişiye müdahale etmeyen cankurtaran, ölümün gerçekleşmesi halinde, sözleşmeden kaynaklı yükümlülüğünü yerine getirmemiştir. Yine, komşusu tarafından kendisine bırakılan çocukla ilgili iradi olarak üstlendiği yükümlülüğe aykırı hareket eden kişi de neticenin gerçekleşmesi halinde kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesinden sorumlu olacaktır.
  • Önceden gerçekleştirdiği davranışın başkalarının hayatı ile ilgili olarak tehlikeli bir durum oluşturması: Bu olasılıkta ise kişi, öncelikle başkasının hayatını tehlikeye düşürerecek bir durumun ortaya çıkmasına sebep olmakta, tehlikeli duruma rağmen tehlike altındaki kişinin bu tehlikeden kurtulması için gerekli yükümlülüğünü yetirmemekte ve tehlike altındaki kişi ölmektedir. Örneğin trafik kazası yapan şoför, hayati tehlike altına soktuğu yayanın ölmemesi için yükümlülük altına girer. Şoför gerekli tedbirleri almalı, sağlık görevlilerine haber vermeli, yapılabilecek başka iş varsa bunları da yapmalıdır. Eğer şoför bu yükümlülüğünü ihlal ederse, örneğin olay yerinden kaçarsa, ve yaya ölürse, şoför için TCK madde 83’te yer alan kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi suçu gündeme gelir. Burada dikkat edilmesi gereken, yükümlülüğün, hayati tehlikeye sebebiyet veren kişide olmasıdır.

Yükümlülük ihmalinin icrai davranışa eşdeğer sayılabilmesi, maddede belirtilen unsurların varlığı halinde mümkün olmakla birlikte, bu unsurların bulunması mutlaka yükümlülükten sorumlu tutulmaya sebep olmaz. Örneğin yüzme bilmeyen kocanın, açıkta boğulmakta olan eşini kurtarmak için yüzmeye çalışması beklenemez. Benzer şekilde, trafik kazası sonucunda ağır yaralanan ve hareket dahi edemeyen şoförün, çarptığı yayanın ölmesi neticesinde TCK madde 83 kapsamında sorumlu tutulması söz konusu değildir.

Özetle, kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi suçundan söz edebilmek için:

  • Kişi, garantör sıfatıyla, ölen kişinin yaşamını koruma yükümlülüğü altında olmalıdır. Bu yükümlülüğün varlığı ancak TCK madde 83/2’deki hallerde kabul edilir.
  • Garantör, yükümlülüğüne uymadığı takdirde ölüm neticesinin gerçekleşeceğini bilmeli ya da en azından öngörmeli ve kabul etmelidir.
  • Garantör, yükümlülüğünü yerine getirmemelidir.
  • Ölüm neticesi, garantörün yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle gerçekleşmelidir.

Kasten Öldürmenin İhmali Davranışla İşlenmesi Suçunun Cezası

Kasten öldürme suçunun ihmali davranışla işlenmesi halinde, suçun icrai davranışla işlenmesi halinde verilecek temel cezaya kıyasla indirime gidilmesi ya da hiç indirime gidilmemesi mümkündür. Buna göre Türk Ceza Kanunu madde 83/3’e göre kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi suçunun cezası, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine yirmi yıldan yirmi beş yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine on beş yıldan yirmi yıla kadar, diğer hallerde ise on yıldan on beş yıla kadar hapis cezası olabileceği gibi, cezada indirim de yapılmayabilir. Yasa koyucu cezada yapılacak indirim yapılıp yapılmaması hususunda hakime takdir yetkisi tanımıştır.

TCK 82

Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi
Madde 83– (1) Kişinin yükümlü olduğu belli bir icrai davranışı gerçekleştirmemesi dolayısıyla meydana gelen ölüm neticesinden sorumlu tutulabilmesi için, bu neticenin oluşumuna sebebiyet veren yükümlülük ihmalinin icrai davranışa eşdeğer olması gerekir.
(2) İhmali ve icrai davranışın eşdeğer kabul edilebilmesi için, kişinin;
a) Belli bir icrai davranışta bulunmak hususunda kanuni düzenlemelerden veya sözleşmeden kaynaklanan bir yükümlülüğünün bulunması,
b) Önceden gerçekleştirdiği davranışın başkalarının hayatı ile ilgili olarak tehlikeli bir durum oluşturması, gerekir.
(3) Belli bir yükümlülüğün ihmali ile ölüme neden olan kişi hakkında, temel ceza olarak, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine yirmi yıldan yirmibeş yıla kadar, müebbet hapis cezası yerine onbeş yıldan yirmi yıla kadar, diğer hallerde ise on yıldan onbeş yıla kadar hapis cezasına hükmolunabileceği gibi, cezada indirim de yapılmayabilir.

Soru Cevap

1- Kasten öldürme suçunun ihmali davranışla işlenmesine teşebbüs mümkün müdür?

TCK 83 kapsamındaki suçta failin ihmali, icrai harekete eştir. Bu nedenle teşebbüs mümkündür. Örneğin, boğulmakta olan eşini imkanı olduğu halde kasten kurtarmayan fail, başka birinin eşi kurtarması halinde kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi suçuna teşebbüsten ceza alacaktır.

…ihmal suretiyle icra suçları (gerçek olmayan ihmalî suçlar) bakımından, suça konu ihmalî(pasif) davranışı gerçekleştiren garantör konumundaki failin, teşebbüs aşamasında kalan bir suçtan cezalandırılması; failin eylemi gerçekleştirdiği esnada garantör konumunda bulunduğunun tartışmaya yer vermeyecek derecede kesin ve net bir şekilde ortaya konulması ve garantör konumundaki failinkastettiği neticeye ulaşma saikiyle ihmal suretiyle icra hareketlerine bilinçli olarak başlamasına rağmenistediği neticenin elinde olmayan bir nedenle gerçekleşmemesi suretiyle mümkündür. Suçun işlendiğianda ihmal suretiyle icra suçunun faili (garantörü) olup olmadığı tam olarak belirlenemeyen kişinincezai sorumluluğu ise ancak suça konu ihmali davranışı ile illiyet bağı bulunan ve gerçekleşen neticedenhareketle belirlenebilecektir.

2- Ölüm neticesini önlemek mümkün değilse, kişi yine de cezalandırılır mı?

Eğer yükümlünün ihmal etmemesi gereken davranışta bulunması halinde bile ölüm neticesi gerçekleşecekse, kişi cezalandırılmaz. Örneğin, 30 metreden betona düşen kişinin garantörü, bu durumu sağlık görevlilerine zamanında bildirmemiş bile olsa bu suç nedeniyle cezalandırılmamalıdır. Zira bu yükseklikten böyle bir zemine düşen kişinin çok kısa sürede öleceği kabul edilmelidir. Tabii olayın özelliğine göre düşme ile ölüm arasındaki zaman farkı, garantöre yükümlülük yükleyecek bir uzunluktuysa, cezalandırma gündeme gelebilecektir.

3- Yardımda bulunmayan kişi garantör sıfatına sahip değilse ne olacaktır?

Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi için failin ihmal edilen davranışı gerçekleştirmek zorunda olan bir yükümlü olması gerekir. Eğer fail yükümlü değilse TCK madde 83 ile belirlenen suç oluşmayacaktır. Ancak şartların mevcudiyeti halinde TCK madde 98’deki yardım veya bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi suçu oluşacaktır.

4- Annenin yeni doğmuş bebeğini çöp konteynerine koyarak olay yerinden ayrılması kasten öldürmeye teşebbüs mü yoksa kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi suçuna teşebbüs müdür?

Yeni doğmuş bebeğini(belediye çalışanları tarafından bulunması sonucunda iyileşmiştir) olumsuz şartlar mevcutken çöp konteynerine bırakıp olay yerinden ayrılan annenin sorumluluğunun tartışıldığı kararda Yargıtay Ceza Genel Kurulu, icrai eylemin kasten nitelikli öldürme suçuna teşebbüs olduğuna karar vermiştir. Karşı oyda ise bebeğin konteynere bırakılmasının doğrudan öldürmeye elverişli olmaması nedeniyle ihmali davranıştan söz edilebileceği görüşü ileri sürülmüştür.

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2015/986 E. , 2018/102 K. 20.03.2018: “… savunma sistemi son derece zayıf olan yeni doğmuş bebeğini, ölüm neticesi muhakkak olacak şekilde,soğuk kış günü çıplak vaziyette, birçok mikrop ve bakterinin üreyebildiği, en kötü hijyen şartlarına sahipyerlerden olan çöp konteynerine bırakan sanığın asıl amacının terk olmadığı, öngördüğü neticeye yönelik fiili bilerek ve isteyerek gerçekleştiren sanığın icrai eyleminin kasten nitelikli öldürme suçuna teşebbüsü oluşturacağı … kabul edilmelidir.

Karşı oy:

Sanığın yukarıda açıklanan hareketi tek başına doğrudan öldürmeye elverişli fiil/davranış niteliğinde bir hareket kabul edilemeyeceğinden; adam öldürme suçunun maddi unsurunun somut olayda gerçekleştiğinin de sözlenemeyeceğinden, failin eylemi doğrudan doğruya öldürme suçunu oluşturmayacaktır. Somut olayda TCK’nın 83. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacaktır. Nitekim sanığın gerçekleşen fiilin niteliği itibariyle, Medeni Kanun tarafından kendisine yüklenmiş, bakım ve gözetim yükümlülüğüne aykırı davranmak suretiyle yeni doğmuş bebeğinden kurtulmak amacıyla, onu kimsenin kolayca bulamayacağı bir yere bırakarak ondan kurtulmak, evlilik dışı ilişki ve doğum olayından kendisini de soyutlamak amacıyla gerçekleştirdiği, bebeğin ölümünü sağlamaya yönelik bilerek ve isteyerek bir ihmali davranıştan ibarettir.

5- Suçun, taksirle öldürme suçundan farkı nedir?

Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi ile TCK madde 85’de yer alan taksirle öldürme suçu arasındaki fark, yükümlülüğün yerine getirilmemesi halinde ölümün gerçekleşeceğine dair bilincin varlığı ile ilgilidir. Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 2012/3814 E., 2014/3754 K., 07/07/2014 tarihli kararında bu fark “Şayet başkasının yaşamını korumak bakımından hukuki yükümlülük altında bulunan kişi, bu yükümlülüğünü ölüm neticesinin gerçekleşeceği bilinciyle yerine getirmezse, kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesinden (TCK m. 83) söz edilir. Buna karşılık, böyle bir yükümlülük altında bulunan kişi, yükümlülüğünü bilinçli bir şekilde ihmal etmekle birlikte, bu yükümlülük ihlalini korumakla yükümlü olduğu hayatın sona ereceği bilinciyle yapmamışsa ve fakat bu yükümlülük ihlaline bağlı olarak yine de ölüm neticesi meydana gelmişse taksirle ölüme sebebiyet verme suçu (TCK m. 85) söz konusu olur.” şeklinde ortaya konmaktadır.

6- Öngelen eylemde kusuru olmayan kişi için kasten öldürme suçunun ihmali davranışla işlenmesinden söz edilebilir mi?

TCK madde 83/2-b’de geçen “Önceden gerçekleştirdiği davranışın başkalarının hayatı ile ilgili olarak tehlikeli bir durum oluşturması” ifadesinde her ne kadar kusurdan bahsedilmese de Yargıtay, TCK madde 83’ün uygulanabilmesi için öngelen olayda failin kusurunun bulunması gerektiğine hükmetmiştir.

Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 2012/3814 E., 2014/3754 K., 07/07/2014: “… öngelen davranışı gerçekleştirmiş olmasına rağmen bu davranışı gerçekleştirmekte kusursuz olan kişinin ise 83. madde uyarınca değil, tıpkı başka birisinin yaraladığı kişiyi görmesine rağmen yardımdan imtina eden kişide olduğu gibi 98. madde uyarınca sorumlu tutulması gerekir. Her ne kadar, 83/2-b maddesinde öngelen davranışı yapan kişinin sorumluluğu belirlenirken “kusurun bulunup bulunmaması” hususundan bahsedilmemiş ise de, öngelen davranışta hiçbir kusuru bulunmayan kişinin de bu madde uyarınca sorumlu tutulması, TCK’nın “hayata karşı suçlar” bölümünde düzenlenen 83. madde ile korunmuş bulunan hukuki değer ile bağdaşmaz. Zira, 83. maddedeki suçla “kişilerin yaşama hakkı” korunmaktadır. Bu durumda ise failin, mağdurun “yaşama hakkına” yönelik kusurlu bir eylemi bulunmamaktadır. Failin eylemi, yaşama hakkı tehlikeye girmiş bir kişiye yardımdan imtina etmekten ibarettir.

7- Bebek üzerindeki bakım ve gözetim yükümlülüklerini ölüm neticesinin gerçekleşeceğini bilerek yerine getirmeme hangi suç tipini oluşturur?

İlgili kararda daire, bu halede ihmali davranışla kasten öldürme suçunun oluşacağına hükmetmiştir.

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/3783 E., 2021/511 K. 21/01/2021: “…ölümünün beslenme yetersizliğine bağlı meydana gelmiş olduğu gözetildiğinde, sanıkların 4721 sayılı Medeni Kanunda düzenlenen yasal yükümlülüklerini yerine getirmemekten kaynaklanan, ölen bebek üzerindeki bakım ve gözetim yükümlülüklerini ölüm neticesinin gerçekleşeceğini bilerek yerine getirmediklerinin anlaşıldığı, böylece sanıkların ihmali davranışla kasten öldürme suçundan cezalandırılmaları yerine, suç vasfında yanılgıya düşerek taksirle adam öldürme suçundan hüküm kurulması…

8- Garantör yükümlülüğünü yerine getirse bile maktulün öngelen olay neticesinde ölecek olması halinde TCK madde 83 uygulanabilir mi?

TCK madde 83/1, 2-b öngelen olaydaki hareketi gerçekleştiren kişiye, olay nedeniyle hayati tehlike yaşayan kişinin ölmemesi için gerekli davranışta bulunma yükümlülüğü vermektedir. Eğer öngelen olaydan sonra garantör ne yaparsa yapsın ölüm gerçekleşecekse, TCK madde 83 olaya uygulanmaz.

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2018/4306 E., 2019/506 K. 06/02/2019: “Sanığın maktule yönelik tek bir darbe ika etmesi ve olay yerinde terk etmese dahi kurtulmasının kesin olmadığının Adli Tıp raporundan anlaşılmasına göre; oluşan şüphe hali sanık lehine yorumlanarak, eylemine uyan TCK’nin 87/4-1. cümle uyarınca cezalandırılması yerine, suç vasfında yanılgı ile bozma ilamını da etkisiz kılacak şekilde ihmali davranışla kasten öldürme suçundan hüküm kurulması…

9- Bebeğin bulunamayacak bir yere bırakılması halinde hangi suç tipi oluşur?

Kasten öldürme ile kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi arasındaki farkın belirlenmesinde fiile bakmak gerekecektir. Eğer hareket bir icrai hareketse kasten öldürme suçu oluşacaktır. İlgili kararlarda bebeğin, bulunamayacak bir yerde bırakılmasını icrai hareket olarak değerlendirilmiştir.

Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2020/173 E., 2020/948 K. 09/03/2020: “…sanığın kendi öz çocuğu olan 2 günlük maktul bebeği Erzurum ili ile Tekman ilçesi arasında dere kenarı olan bir yere bıraktığı, bıraktığı yerin herkesin görebileceği mutad yerlerden olmadığı, ıssız bir alan olup bebeğin bulunmamasının ihtimal dahilinde bulunmadığı anlaşıldığından; sanığın eylemi nedeniyle hakkında TCK’nin 82/1-d-e maddesi ile hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde TCK’nin 83/3. maddesi ile hüküm kurulması…

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2020/164 E., 2020/239 K. 28.05.2020: “Zira bebekten kurtulmak amacını taşıyan sanık, öleceğini bildiği hâlde bebeğini ıssız bir yere götürerek kendi hâlinde bırakmış ve kaçınılmaz netice olan ölüm meydana gelmiştir. Sanığın bu eyleminin bebeği boğma veya darp etme gibi aktif bir davranıştan farkı bulunmamaktadır. Bu nedenle sanığın öldürme eylemini, doğrudan kasıtla ve icrai bir davranışla gerçekleştirdiği kabul edilmelidir.

10- Trafik kazasında yaraladığı kişiyi ormanlık alana bırakan kişinin işlediği suç hangisidir?

Kasten öldürme ile kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi arasındaki fark yukarıda açıklanmıştı. Yargıtay’ın önüne gelen ilgili olayda da failin, trafik kazasında yaraladığı kişiyi ormanlık alana bırakmasının kasten öldürme suçunu oluşturacağı kabul edilmiştir. Karardaki muhalefet şerhinde ise TCK m.83’ün uygulanması gerektiği görüşü ileri sürülmüştür.

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2015/11118 E., 2015/19013 K. 07.12.2015: “…sanığın belirtilen şekilde ağır yaralı olan kişiyi hastaneye götürmek yerine, ıssız bir yerdebırakması eyleminde kişinin ölebileceği ihtimalini bildiği, ancak ölürse ölsün düşüncesiyle hareketederek olası kastla öldürme suçunu işlediği sabit olmakla…

11- Görevli ve yetkili mahkeme hangisidir?

Kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi suçunda görevli mahkeme ağır ceza mahkemesidir(5235 sayılı kanun madde 12). Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 12. maddesi uyarınca suçun işlendiği yani ölüm neticesinin meydana geldiği yer mahkemesi ise yetkili mahkemedir.

12- Bu suç tipinde avukat tutmak zorunlu mudur?

Ceza Muhakemesi Kanunu madde 149/2,3 gereğince kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi ile ilgili ceza yargılamasında özel avukatı olmayan şüpheli ya da sanığın istemi aranmaksızın kendisine bir müdafi görevlendirilir.

Yazar: Avukat Erdem Akçay