Kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi suçu Türk Ceza Kanunu madde 88 ile düzenlenmiştir. İlgili madde TCK 83'e atıf yapmaktadır. Bu nedenle suçun unsurlarının belirlenmesinde, atıf yapılan maddenin incelenmesi gereklidir. Yazı içeriğinde kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi suçu ve cezası hakkında bilgilere yer verilmeye çalışılmış, suçun unsurlarına değinilmiştir.
Türk Ceza Kanunu madde 88 ile düzenlenen kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi suçu failin, kanun veya sözleşmeden ya da önceden gerçekleştirdiği davranışın başkasının yaralanmasına neden olacak tehlikeli bir durum oluşturmasından kaynaklı olarak kendisine yüklenen bir icrai davranışı kasten gerçekleştirmemesi neticesinde mağdurun yaralanmasıdır.
TCK 88 ilk cümle kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi halinde, TCK madde 86 – Kasten Yaralama Suçu ve Cezası konusunda incelenen kasten yaralamaya uygulanacak cezada gerçekleştirilebilecek indirimi belirlemektedir. Aynı maddenin son cümlesi ise “Bu hükmün uygulanmasında kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesine ilişkin koşullar göz önünde bulundurulur.” şeklindedir. Dolayısıyla, kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi suçunun unsurlarını görebilmek için TCK madde 83 – Kasten Öldürmenin İhmali Davranışla İşlenmesi Suçu incelenmelidir.
İhmal, belli bir icrai davranışı gerçekleştirmesi hususunda yükümlü olan kişinin, bu yükümlülüğünü yerine getirmemesidir. Her yükümlülüğü ceza kanunu kapsamında ihmal olarak değerlendirmek mümkün değildir. Örneğin toplumu oluşturan insanların ahlaki ödevleri ve yükümlülükleri vardır. Ancak sadece ahlak kuralları kapsamında değerlendirilebilecek bir yükümlülüğü yerine getirmeyen kişi için kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi suçundan söz edilemeyecektir. Bununla birlikte failin hareketsizliği de tek başına suçun oluşması için yeterli değildir. Zira maddede atıf yapılan TCK madde 83’e göre “kişinin yükümlü olduğu belli bir icrai davranışı gerçekleştirmemesi” suçun unsurudur.
İhmali suçları iki kategoride incelemek mümkündür:
Kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi suçunun oluşabilmesi için yaralanma neticesinin oluşumuna sebebiyet veren yükümlülük ihmalinin icrai davranışa eşdeğer olması gerekir. TCK madde 88’de atıf yapılan madde 83, ihmali ve icrai davranışın eşdeğer kabul edilebilmesi için şu şartlardan en az birini aramaktadır:
Failin eyleminin TCK 88 kapsamında değerlendirilebilmesi için failin yükümlü olduğu icrai davranışı hem objektif hem subjektif olarak gerçekleştirebilecek durumda olması gerekir. Örneğin TCK madde 176’ya göre inşaat veya yıkım faaliyeti sırasında, insan hayatı veya beden bütünlüğü açısından gerekli olan tedbirleri almayan kişi cezalandırılır. Madde 176, gerekli tedbirleri almaları konusunda ilgililere bir yükümlülük yüklemektedir. Bu yükümlülüğün yerine getirilmemesi Türk Ceza Kanunu madde 176’ya göre suçtur. Yükümlülüğün yerine getirilmemesi neticesinde kasten yaralama suçunun oluştuğu olayda tedbir alması gereken kişinin sorumlu tutulabilmesi için, bu kişinin tedbiri almak için objektif ve subjektif açıdan yeterliliğe sahip olması gerekir. Bu kişinin, olay gerçekleştiğinde baygınlık geçirmiş olması halinde TCK madde 88 kapsamında sorumluluğundan söz edilemeyecektir. Ancak bu yeterlilik çok dar kapsamda değerlendirilmemelidir. Zira kişi kendisi bir eylemde bulunamayabilir ancak başkalarına haber verebilir. Ya da bir eylemi gerçekleştirecek yeterliliğe sahip olmayabilir ancak neticenin meydana gelmesini engelleyecek başka bir eylem olayda söz konusu olabilir.
Şüphesiz ihmali davranışla netice arasında nedensellik bağının bulunması gereklidir. Örneğin TCK madde 98 hastalığı nedeniyle kendini idare edemeyecek durumda olan kimseye hal ve koşulların elverdiği ölçüde yardım etmeyen ya da durumu derhal ilgili makamlara bildirmeyen kişinin cezalandırılacağını belirlemektedir. Yardım etme yükümlülüğü altında bulunan kişinin bu yardımı yapmamasından bağımsız olarak, yani ihmal ile netice arasında illiyet bağı bulunmadan, maddede tanımlanan hastanın yaralanması halinde TCK madde 88 gündeme gelmeyecektir.
Kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi suçu kasten işlenebilen bir suçtur. Fail doğrudan ya da olası kastla hareket edebilir.Failin hangi kast ile hareket ettiğini belirlemek her zaman kolay değildir. Örneğin Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 2019/2477 Esas, 2020/258 Karar sayılı, 3.2.2020 tarihli kararına konu olayda fail, yaşı küçük mağduru yerleşim yerinden uzak bir ormanlık alana kış ayında bırakmıştır. Mağdur donmak üzere iken tesadüf eseri avcılar tarafından bulunmuş ve ölmekten kurtulmuştur. Ceza Dairesi sanığın ihmali davranışla kasten yaralama suçunu işlediği dayanağıyla, ihmali davranışla öldürmeye teşebbüs suçundan verilen cezayı bozmuştur. Karşı oyda ise sanığın mağduru öldürme kastıyla hareket ettiği, ihmal suretiyle kasten öldürmeye teşebbüsten cezalandırılmasının gerektiği belirtilmiştir.
TCK 21 – Kast değil de taksirle hareket eden fail için ise TCK madde 88 değil, taksirle yaralamaya ilişkin hüküm uygulanacaktır.
TCK madde 88’in uygulanmasında önce kasten yaralamaya ilişkin ceza belirlenmelidir. Mahkeme bu cezayı, kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi nedeniyle, üçte ikisine kadar indirebilir.
Kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi
Madde 88-(1) Kasten yaralamanın ihmali davranışla işlenmesi halinde, verilecek ceza üçte ikisine kadar indirilebilir. Bu hükmün uygulanmasında kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesine ilişkin koşullar göz önünde bulundurulur.