Nüfus kayıtlarına yanlış kaydedilmiş doğum tarihi, kişinin birçok yerde ve özellikle resmi dairelerde sorun yaşamasına sebep olabilmektedir. Doğum tarihinin düzeltilmesi davası ile bu sorunların ortadan kaldırılması mümkündür. Özellikle yabancı ülkelerde yaşayan ve bulundukları ülke ile Türkiye'deki kayıtlar arasında doğum tarihi yönünden uyuşmazlık bulunan vatandaşlar bu davayı açarak her iki ülkedeki kayıtların örtüşmesini sağlayabilmektedir.
Doğumların büyük bölümünün artık hastanelerde gerçekleşiyor olması nedeniyle çok karşılaşılmasa da, özellikle eski tarihlerde gerçekleşen doğumlara ilişkin ya da hatalı olarak tescil edilmiş kayıtların düzeltilmesi istemi gündeme gelebilmektedir. Doğum tarihinin düzeltilmesi davası, nüfus kayıtlarında hatalı olarak kayıt ve tescil edilmiş doğum tarihi değerinin düzeltilmesi talepli davadır. Davanın açılabilmesi için hukuki yararın bulunması gerekli olduğu gibi talebin de gerçeğe uygun olması gereklidir. Gerçeğe aykırı ve sırf bir çıkarın elde edilmesi amacıyla doğum tarihinin düzeltilmesini istemeyi hukuk korumayacaktır.
Doğum tarihinin düzeltilmesi davasından söz edebilmek için öncelikle doğuma ilişkin kayıttan bahsetmek faydalı olacaktır.
5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu madde 15 göre, sağ olarak dünyaya gelen her çocuğun, eğer doğum Türkiye’de gerçekleşmişse nüfus müdürlüğüne doğumdan itibaren 30, yurt dışında gerçekleşmişse 60 gün içerisinde dış temsilciğe (Konsolosluk, büyükelçilik, konsolosluk) bildirilmesi gereklidir. Yasa kolaylık sağlayarak doğum bildiriminin doğumun gerçekleştirildiği sağlık kuruluşuna da yapıbileceğine hükmetmektedir.
Doğumun bildirilmesi mecburiyettir. Eğer bildirimde bulunulmazsa nüfus müdürlüğü 5490 sayılı kanunun 17’nci maddesindeki yetkiye başvurarak nüfus kaydının yapılmasını sağlar.
5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu madde 16’ya göre, madde 15’de belirlenen süre geçirildikten sonra bildirilenlerin doğum tarihlerinin tespitinde 6 yaş sınırına göre usul belirlenmiştir. Eğer çocuk 6 yaşını bitirmemişse beyana göre doğum tarihi belirlenirken, 6 yaş doldurulmuşsa resmi sağlık kurulunca doğum tarihi belirlenir. Eğer doğuma ait resmi bir belge (doğum belgesi, form, vs) sunuluyorsa, yaş tespitine gerek kalmayacaktır ve bu evraka göre işlem yapılacaktır.
Doğum tarihine ilişkin nüfus kaydının düzeltilmesi iki yolla yapılabilmektedir:
5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu madde 35, eğer doğum tarihi maddi hata nedeniyle yanlış işlenmişse, kaydın nüfus müdürlüğü tarafından düzeltilmesine imkan tanımaktadır. Burada önemli olan, hatanın maddi bir hatadan kaynaklanıyor olması ve doğru doğum tarihini gösteren bir dayanak belgenin mevcudiyetidir. Aksi halde doğum tarihinin nüfus müdürlüğünce düzeltilmesi söz konusu olmayacaktır. Örneğin doğum kaydına dayanak yapılan doğum belgesinde doğum 01.01.2010 olarak belirtilmiş ancak nüfus kaydına 02.01.2010 olarak işlenmişse, bu durumda dava açmaya gerek kalmadan doğum tarihinin nüfus müdürlüğünce düzeltilmesi mümkündür.
Eğer yukarıdaki maddede belirtilen hal söz konusu değilse artık doğum tarihinin düzeltilmesi ancak bir dava ile mümkündür. Zira 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu madde 35, kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydının düzeltilemeyeceğine hükmetmektedir. Dolayısıyla doğum tarihinin yanlış olduğunu düşünen ve doğru haliyle bu kaydın değiştirilmesini isteyen mutlaka doğum tarihinin düzeltilmesi davası açmak zorunda kalacaktır.
Dava, adın değiştirilmesi davası ile benzer nitelikte olup doğum tarihi düzeltilecek kişinin yerleşim yerinde açılmalıdır. Eğer Türkiye’de yerleşim yeri adresi mevcut değilse sakin olunan yer, o da yoksa son yerleşim yeri, o da yoksa Ankara, İstanbul veya İzmir mahkemelerinde dava açılabilecektir.
Doğum tarihinin düzeltilmesi davası asliye hukuk mahkemesinde açılmalıdır.
Nüfus kayıtlarının düzeltilmesine dair davalar, kamu düzeni ile yakından ilgili bulunduğundan, hakim taleple bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği bulgulara göre ve öteki kayıtlarla çelişki meydana getirmeyecek şekilde karar vermek durumundadır.
25 yaşından sonra tıbben yaş tespiti mümkün olmadığı gibi kayden 25 yaşın üzerinde olan davacının yaşının düzeltilmesi için bu bilgi ve belgeler yeterli sayılamaz. İlgilinin doğum tarihi ile tanıkların dinlendiği tarih arasında uzunca bir zaman geçtiğinden beyanlarında yanılgı olasılığı da bulunmaktadır. Bu nedenle de kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kamu düzeni ile ilgili olan resmi kaydın mücerret iddia esas alınarak değiştirilmesi yolunda hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
Hayır. Kimlik değişiminde yeni kimlikte yer alacak bilgileri, nüfus kayıtları ile uyumlu olmak zorundadır. Dolayısıyla doğum tarihi alanında, nüfus kayıtlarındaki doğum tarihi aynen yazılmalıdır.
Yukarıda bahsedildiği üzere eğer nüfus kaydına dayanak belgede gerçek doğum tarihi belirlenmiş ise, nüfus kaydının maddi hata nedeniyle nüfus müdürlüğü tarafından düzeltilmesi söz konusu olabilecektir.