TCK 22 – Taksir (Ceza Hukukunda Bilinçsiz ve Bilinçli Taksir)

Ceza hukukunda önemli bir yer işgal eden taksir, Türk Ceza Kanunu madde 22'de kendine yer bulmaktadır. TCK 22, taksirde kanunilik ilkesi, taksirin tanımı, bilinçli taksirin şartları, taksirde ceza ile kusur arasında ilişki, birden fazla failin bulunması ve cezasızlık ile indirime sebep olacak hallere yer vermektedir. Yazıda, bilinçli ve bilinçsiz taksirin açıklamalarına, madde metnine ve Yargıtay kararlarına yer verilmiştir.

TCK 22 – Taksir (Ceza Hukukunda Bilinçsiz ve Bilinçli Taksir)

Türk Ceza Kanunu madde 22, suçun manevi unsurlarından olan taksirin ne olduğunu, bilinçsiz ve bilinçli taksiri, taksir halinde cezalandırılmamanın şartlarını ve birlikte taksir halini düzenlemiştir. TCK madde 22/2’e göre taksirle işlenen bir fiilin cezalandırılabilmesi için mutlaka bu fiilin kanunda suç olarak düzenlenmiş olması gereklidir. TCK 22’ye göre taksirden söz edebilmek için:

  • Kişi, objektif esasların gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne uymamalı,
  • Kişinin davranışı sonucunda suçun kanunda belirtilen neticesi gerçekleşmeli,
  • Suçun kanunda belirtilen neticesi öngörülmemiş olmalıdır.

Dikkat ve özen yükümlülüğüne uyulup uyulmadığı araştırılırken failin kişisel özelliklerine değil, objektif esasa bakılacaktır. Örneğin trafikte araç kullanan kişinin söz konusu olayda nasıl davranması gerektiği belirlenirken, ortalama bir şoförün davranışı baz alınacaktır.

Gerçekleştirilen davranış, yasada belirlenen suçun neticesini ortaya çıkartmalıdır. Davranış, bilinçli olarak gerçekleştirilmelidir. Fail hareketi bilerek ve isteyerek gerçekleştirmelidir.

Bilinçsiz taksirde dikkat edilmesi gereken, ortaya çıkan sonucun öngörülmemiş olmasıdır. Fail davranışı bilerek ve isteyerek gerçekleştirir ancak ortaya çıkan sonucu istememiştir. Bir sonucun öngörülebilir olup olmadığını anlayabilmek için failin kişisel özellikleri değerlendirilmelidir. Örneğin bir trafik kazasında, 10 gün önce ehliyet alan kişi ile yarış pilotu arasında, sonucu öngörme açısından fark olacaktır. Eğer neticenin öngörülmesi failden beklenemeyecekse, taksir yoktur. Zira bu kişiden önlem alması beklenemez.

Taksirle işlenen suçun cezasının artırılmasına neden olan bilinçli taksir, TCK 22/3’de kendini göstermektir. Buna göre bilinçli taksirde fail, neticeyi öngörür. Bilinçsiz taksir ile bilinçli taksir arasındaki fark burada ortaya çıkmaktadır. Bilinçsiz taksirde fail, neticeyi öngörmemekte, bilinçli taksirde ise neticeyi öngörmektedir. Ancak her iki türdeki taksirde de fail, neticeyi istememektedir. Örneğin kırmızı ışığın yandığını gördüğü halde durmadan devam eden şoför, fiili bilerek ve isteyerek gerçekleştirmiştir. Şoför, bir yayanın karşıya geçmek için yola çıkabileceğini ve ona çarpabileceğini de bilmektedir. Yani yayaya çarpmayı öngörmüştür. Ama olayda aksini gösterir bir ayrıntı yoksa şoförün, yayaya çarpmayı istediğini söyleyemeyiz. Eğer çarpma anında şoförün elinde olsa, zamanı geri alacak ve ışıkta duracaktır. Hatta belki bir daha araç kullanmayacaktır. İsteğin bulunmaması nedeniyle olayda bilinçli taksirden söz edilecektir.

TCK madde 22/4 uyarınca, taksirle işlenen suç nedeniyle verilecek cezanın belirlenmesi için failin kusuruna bakılmalıdır. Aynı olayda birden fazla kişinin taksirli davranışı varsa, her eylemin sahibinin kusuru tek tek değerlendirilmelidir.

Taksirli bir suç işleyen kişinin cezalandırılmamasına sebep olabilecek kuralları TCK 22/6 belirlemektedir. Maddeye göre bilinçsiz taksirin varlığı halinde ortaya çıkan zarar nedeniyle fail de mağdur hale gelmişse ve bu mağduriyet failin cezalandırılmasını gereksiz kılacak seviyede ise bu kişiye ceza verilmez. Örneğin çocuğunun yaralanmasına taksiri nedeniyle sebep olmuş ebeveynin cezalandırılması gereksiz olabilir. Zira ebeveyn zaten yeterince mağdur olmuştur. Aynı olayda bilinçli taksirin mevcut olması halinde ise verilecek ceza yarıdan altıda bire kadar indirilebilir.

TCK 22

Taksir
Madde 22- (1) Taksirle işlenen fiiller, kanunun açıkça belirttiği hallerde cezalandırılır.
(2) Taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanuni tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek gerçekleştirilmesidir.
(3) Kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi halinde bilinçli taksir vardır; bu halde taksirli suça ilişkin ceza üçte birden yarısına kadar artırılır.
(4) Taksirle işlenen suçtan dolayı verilecek olan ceza failin kusuruna göre belirlenir.
(5) Birden fazla kişinin taksirle işlediği suçlarda, herkes kendi kusurundan dolayı sorumlu olur. Her failin cezası kusuruna göre ayrı ayrı belirlenir.
(6) Taksirli hareket sonucu neden olunan netice, münhasıran failin kişisel ve ailevi durumu bakımından, artık bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına yol açmışsa ceza verilmez; bilinçli taksir halinde verilecek ceza yarıdan altıda bire kadar indirilebilir.

TCK 22 Emsal Yargıtay Kararları

“…taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK’nın 61/1. ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle aynı Kanunun 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, asli kusurlu olarak meydana getirdiği kaza sonucu bir kişinin ölmesine neden olan sanık hakkında, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca cezada orantılılık ilkesi gözetilerek alt sınırdan uzaklaşmak suretiyle ceza tayini gerekirken…” Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/6761 E., 2020/4151 K., 30.6.2020

“…Sanığın, yerleşim yeri içerisinde, azami hız sınırının saatte 50 km olduğu bölgede, Yasa’nın öngördüğü azami hızın çok üzerinde saatte yaklaşık 110 km süratle seyir hâlinde bulunması, yaya geçidinde karşıdan karşıya geçebilecek yayaların önüne çıkabileceğini öngördüğü hâlde, o sırada yeşil ışıkta yaya geçidini kullanarak yolun karşısına geçmekte olan mağdur çocuğa kendi yönündeki araçlara kırmızı ışık yanmasına karşın, kırmızı ışıkta geçmek suretiyle büyük bir hızla çarpmış olması, bilinçli taksirin özünü oluşturan ve bilinçli taksiri, olası kasttan ayıran en önemli ilke olan, öngörülen ve gerçekleşen neticenin istenmemesi ve sonucu engellemeye yönelik frene basma, hızını azaltma yönünde hiçbir çaba göstermemesi, bu şekilde öngördüğü muhtemel neticeyi engelleme çabasının ya da neticeyi göze almadığına dair bir davranışının bulunmaması, başka bir ifadeyle gerçekleşen muhtemel neticeye kayıtsız kalarak kabullenmesi, ayrıca somut olayın kanun koyucu tarafından olası kastın düzenlendiği madde gerekçesinde belirtilen örnek olaydaki gibi gerçekleştiğinin de anlaşılması karşısında sanığın eyleminin olası kastla yaralama suçunu oluşturduğu kabul edilmelidir…” Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2018/3-473 E., 2020/225 K., 21.5.2020

“…sanıklar … ve …’ın satın aldıkları ve deprem neticesinde yıkılan binanın kaçak nitelikte olduğunu bilmelerine rağmen inşa aşamasında etkin bir rol almadıkları, kaçak nitelikteki binayı satın alarak bir takım riskleri üstelen sanıkların meydana gelen neticede taksir düzeyinde sorumlu oldukları kabulünde tereddüt bulunmamakla, bir depremin meydana geleceği ve bu deprem neticesinde sahip oldukları binanın yıkılarak ölümlere sebebiyet vereceğini öngörmelerinin kendilerinden beklenemeyeceği gözetilmeden basit taksir düzeyinde sorumlulukları bulunan sanıklar hakkında TCK’nın 22/3. maddesinde tanımlı bilinçli taksir hükümleri uygulanmak suretiyle fazla cezaya hükmolunması…” Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/332 E., 2020/2497 K., 9.3.2020

“…sanık …’in önünde aynı istikamette sağ şeritte seyretmekte olan çekiciyi kurallara aykırı ve tehlike arz edecek şekilde sağ taraftaki arıza ve kısa süreli dinlenme alanı olan yolun cep tabir edilen kısmını kullanarak geçmeye çalıştığı, 200 metre kadar uzunluktaki bu banket cebinin bitişine kadar geçişini tamamlayamayıp banket sonunda sağ şeride girmek üzere sola manevra yaptığında da çekiciye çarparak kazaya sebebiyet verdiği eyleminde bilinçli taksir koşullarının oluştuğu gözetilmeden, TCK’nın 22/3. maddesinin uygulanmaması sureti ile eksik ceza tayini…” Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/12005 E., 2020/2104 K., 27.2.2020

Yazar: Avukat Erdem Akçay

Konu Hakkında Yorum Yapabilirsiniz

Lütfen Dikkat: Form aracılığı ile "TCK 22 – Taksir (Ceza Hukukunda Bilinçsiz ve Bilinçli Taksir)" hakkındaki değerlendirmelerinizi, eklemelerinizi, önerilerinizi ya da yorumlarınızı iletebilirsiniz. Sorularınız için iletişim sayfasını kullanınız.