TCK 25/1 – Meşru Savunma (Meşru Müdafaa)

Kişinin kendisine ya da bir başkasına yönelik haksız saldırıyı bertaraf etmek için haksız saldırıda bulunana karşı ortaya koyduğu fiil meşru savunma sayılmaktadır. TCK 25/1'de düzenlenen meşru savunma (meşru müdafaa) şüphesiz ki her fiil için gündeme gelemeyecektir. Yazıda, meşru savunmanın şartlarına değinilmiş, konu ile ilgili Yargıtay kararlarından örnekler verilmiştir.

TCK 25/1 – Meşru Savunma (Meşru Müdafaa)

Fiilin, kanundaki suç tipine uymasına rağmen failin ceza sorumluluğunu kaldıran kurumlardan olan meşru savunma, TCK 25/1’de düzenlenmektedir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunundan önce meşru müdafaa, halk ağzında ise nefsi müdafaa, olarak adlandırılan hukuk terimin yürürlükteki ifade biçimi meşru savunmadır. Zira TCK 25’in başlığında bu ifade geçmektedir.

Meşru savunmanın varlık nedeni, bir hakkın saldırıya uğraması halinde bununla muhattap olanın hakkı korumaya yönelik davranışta bulunmasının doğal olmasıdır. Bu durum bazı hallerde istemsizce ortaya çıkan refleks halinde bile kendini gösterebilir. Türk Ceza Kanunu, insanın doğasında bulunan kendini ve başkalarını koruma içgüdüsü nedeniyle ortaya çıkacak fiiller nedeniyle kişinin cezalandırılmasına engel olmuştur.

Meşru müdafaa, cezalandırılmazlığı sağladığı gibi, caydırıcılık özelliği nedeniyle de değerli bir düzenlemedir. Zira meşru müdafaanın varlığının bilinmesi, başkalarının haklarına saldırıyı engelleyebilir. Örneğin bir eve hırsızlık amacıyla girmeyi düşünen kişi, evde görülmesi halinde öldürülebileceğini öngörürse suçu işlemekten vazgeçebilir. Çünkü ev sahibi şartları oluşmuşsa öldürme fiilinden ceza almayacağını düşünerek, cezalandırılmaktan korkmadan hırsızı öldürebilecektir. Hırsızlık suçunun yaptırımından çekinmeyen kişi öldürülmekten korkabilir ve suçun oluşması, sırf meşru savunma düzenlemesi nedeniyle engellenmiş olur.

TCK 25/1 uyarınca meşru savunmanın varlığından söz edebilmek için şu şartların bulunması gereklidir:

  • Haksız bir saldırı olmalıdır.
  • Saldırı meşru müdafaa ile korunabilecek bir hakka yönelik olmalıdır.
  • Korunması gereken hak, kişinin kendisine ya da başkasına ait olabilir.
  • Savunma, saldırı sırasında gerçekleşmelidir.
  • Savunma zorunlu olmalıdır.
  • Savunma saldırana karşı olmalıdır.
  • Saldırı ile savunma fiileri arasında şiddet açısından doğru orantı bulunmalıdır.

Fiilin meşru savunma olarak görülebilmesi için, haksız saldırının meşru savunmada bulunan kişiye ya da başkasına yönelmiş olması arasında fark yoktur. Sokakta yürürken bir kişinin dövüldüğünü gören kişi, dövüleni hiç tanımasa da haksız saldırının sonlanması için eylemde bulunabilir. Haksız saldırı mutlaka bir hakka yönelik olmalıdır. Başkaları için tehlike arz etmeyen silahla ateş etmeyi(örneğin duvara ateş edilirken) sonlandırmak için ateş edene saldırmak meşru savunma olarak değerlendirilemeyecektir.

Meşru savunma, haksız saldırı anında olmalıdır. Mesela, kuyumcuyu soymak isteyen kişi kuyumcunun silah çıkartması üzerine dükkandan kaçmış ise artık kuyumcu dükkandan çıkıp, yakalamak amacıyla dahi olsa, silahıyla hırsıza ateş edemeyecektir. Ateş etmesini meşru savunma olarak görmek söz konusu olmaz. Zira hırsızın haksız saldırısı sonlanmıştır. Ancak eğer hırsızın haksız saldırısının tekrar etmesi mümkünse, örneğin hırsız arabasından silah alıp gelecekse, kuyumcunun hırsıza ateş etmesi meşru savunma kapsamına girecektir. Özetle meşru savunmada zarar ya da tehlike hali gündemde olmalıdır. Gündemden düşen zarar ya da tehlike için meşru savunmaya dayanılamaz.

Meşru savunmanın önemli bir unsuru da, savunma için gösterilen fiil ile haksız saldırının mahiyeti arasında doğru orantı bulunmasının gerekliliğidir. Burada kastedilen hakların ya da silahların eşitliği değildir. Altınları çalınmak üzere olan kişinin hırsızı öldürmesi olayında haklar eşit değildir. Kendisine bıçakla saldırana karşı kişinin kendini tabanca ile korumasında ise silahlar eşit değildir. Ama her ikisi de meşru savunmadır. Yeter ki, haksız saldırıyı sonlandırmak için girişilen fiil, haksız saldırı ile orantılı olsun. Mesela kuyumcu örneğinde, eğer hırsızlık kastıyla dükkana giren kişinin elinde hiçbir alet yoksa ya da alet, silah dışında bir aletle etkisiz hale getirilebilecekse, artık kuyumcunun silahla ateş etmesi meşru savunma olarak değerlendirilemeyecektir. Bu türdeki olaylarda TCK 25/1, TCK 27/2 ile birlikte değerlendirilmeli ve buna göre sonuca gidilmelidir.

Meşru savunma kurumu, intikam aracı olarak da kullanılamaz. Örneğin 3 saat önce kendisini yaralayan kişiyi yalnız yakalayan, kendisini yaralayana saldırıda bulunamaz. 3 saat önceki haksız saldırı sonlanmıştır. Mağdurun, kendisine 3 saat önce saldırıldığı için kendisinin de ona saldırdığı yönündeki savunması, meşru savunma kapsamında değerlendirmez.

TCK 25/1 – Meşru Savunma

Madde 25- (1) Gerek kendisine ve gerek başkasına ait bir hakka yönelmiş, gerçekleşen, gerçekleşmesi veya tekrarı muhakkak olan haksız bir saldırıyı o anda hal ve koşullara göre saldırı ile orantılı biçimde defetmek zorunluluğu ile işlenen fiillerden dolayı faile ceza verilmez.

TCK 25/1 Emsal Yargıtay Kararları

“Sanığın kasten yaralama eyleminin meşru savunma kapsamında kaldığı kabul edilmesine karşın, TCK’nın 25/1 ve CMK’nın 223/2-d maddeleri gereğince beraati yerine ceza verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesi…” Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2020/57 E., 2020/3359 K., 17.2.2020

“… katılan sanık …’ın ertaftakilere de zarar vermesini engellemek amacıyla o anki halin koşullarının gerektirdiği ölçüde hareketlerde bulunarak katılan sanık …’a kafa attığı ve bileğini tuttuğu, halen direnmeye devam eden katılan sanık …’ın elinin de tetikte bulunması dolayısıyla patlayan silahtan çıkan merminin yakın mesafede bulunan katılan sanık …’ın arkadaşına isabet ettiği, başından beri katılan sanık …’in kendisini koruma kastıyla hareket ettiği ve ölçülü olarak başka biçimlerde saldırıyı deftemeye çalıştığı; ancak katılan sanık … ile ölen …’in…’e yönelik eylemlerine ve saldırılarına devam ettikleri de gözetildiğinde katılan sanık …’in hareketlerinin bir bütünlük içerisinde tek eylem olarak kabul edilerek meşru savunma sınırları kapsamında kaldığının kabulüyle TCK’nın 25/1. ve CMK’nın 223/2-d maddesi gereğince beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sanığın eylemi bölünerek yazılı şekilde silahla tehdit ve taksirle öldürme suçlarından mahkumiyetine karar verilmesi…” Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/10647 E., 2020/1085 K., 4.2.2020

“Köyün dışında, ıssız sayılabilecek bir yerde, güneşin batmasından yaklaşık olarak yarım saat sonra evlerinin yakınında bulunan arazilerine izinsiz giren katılanları projektör vasıtasıyla tanıdıktan sonra iyice tedirgin olan sanık ile eşinin uygun bir şekilde araziden çıkmaları konusunda uyarıda bulunmalarına rağmen, katılanların araziyi terk etmedikleri gibi alaycı bir ifade ile sanığı yanlarına çağırarak eve doğru yaklaşmaları üzerine elindeki tüfekle iki el havaya uyarı ateşi açan sanığın, haklı savunmasında aşırılığa kaçmadan taarruzu defetmekten gayri bir gayesinin bulunmadığını göstermiş olması, sanığın eşi tarafından tanınan katılan …’e karşı olumsuz bir izleniminin bulunması, yaşları nedeniyle daha korunmasız durumda olan sanık ile eşinin olayın meydana geldiği yer ve zaman dikkate alındığında; tedirginlik duymalarının hayatın olağan akışına uygun olması, katılanların saldırıları henüz suç boyutuna ulaşmamış ise de; başlamamış ancak başlaması kesin olan ve başladığında savunmayı olanaksız, ya da çok güç hale getirecek bir tecavüze karşı yapılan savunmanın meşru olduğu konusunda gerek öğretide gerekse uygulamada herhangi bir duraksamanın mevcut olmaması hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanığın eylemi, konut dokunulmazlığına yönelmesi muhakkak bir saldırıyı, o anki hal ve şartlara göre, savunma amacına matuf ve orantılı bir şekilde defetme niteliğinde olduğundan, olayda meşru savunma koşullarının gerçekleştiği kabul edilmelidir.” Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2016/4-1402 E., 2019/297 K., 9.4.2019

Yazar: Avukat Erdem Akçay

Konu Hakkında Yorum Yapabilirsiniz

Lütfen Dikkat: Form aracılığı ile "TCK 25/1 – Meşru Savunma (Meşru Müdafaa)" hakkındaki değerlendirmelerinizi, eklemelerinizi, önerilerinizi ya da yorumlarınızı iletebilirsiniz. Sorularınız için iletişim sayfasını kullanınız.