Boşanma Davasının İstinaf İncelemesinde İnceleme Sınırının Aşılması

Boşanma davasında verilen kararın bir kısmına ilişkin olarak yapılan istinaf başvurusunda Bölge Adliye Mahkemesinin, başvuruda yer almayan tedbir nafakası ve iştirak nafakası hususlarında verdiği kararın temyiz incelemesinde bozulmasına dair Yargıtay kararı ele alınmaktadır.

Boşanma Davasının İstinaf İncelemesinde İnceleme Sınırının Aşılması

Çekişmeli boşanma davalarında çoğunlukla taraflardan birisi(ya da her ikisi de) karardan ya da kararın bir kısmından memnun olmadıkları için ilk derece mahkemesinin kararına itiraz etmektedirler. İlk derece mahkemesinin kararına yapılan bu itirazı değerlendirecek olan Bölge Adliye Mahkemesi karar verirken herhangi bir sınıra tabi midir?

Sorunun cevabı Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2020/1012 E., 2020/2332 K. ve 17.03.2020 tarihli kararında kendini göstermektedir. Karara konu boşanma davasında taraflar ilk derece mahkemesinin kararına karşı istinaf kanun yoluna başvurmuşlardır. Bölge adliye mahkemesi ise, davalının bu yönde bir başvurusu olmamasına karşın, müşterek çocuk yararına hükmedilen katılım nafakası ve kendisi ile davalı lehine tedbir nafakası hakkında da karar vermiştir. Kararın temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, davalının itirazı olmamasına karşın karar verilen bu hususlarla ilgili bölge adliye mahkemesinin kararının bozulmasına karar vermiştir.

Yargıtay kararı kaynağını 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun, “İncelemenin Kapsamı” kenar başlıklı 355’inci maddesinden almaktadır. Madde metni şu şekildedir:

İncelemenin kapsamı

MADDE 355 – İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir.

Yasa metninde de açıkça hükmolunduğu üzere bölge adliye mahkemesinin incelemesi, istinaf kanun yoluna yapılacak başvuruya ilişkin dilekçede belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılmalıdır. Yani istinaf incelemesi, itiraz konularıyla sınırlıdır. Zaten aksi halde mahkeme, talep olmayan konuda karar veren bir makam haline gelmiş olurdu. Madde de metninde de belirtildiği üzere mahkemenin inceleme sınırının istisnası, kamu düzenine aykırılık görmesi halidir. Bu durumda bölge adliye mahkemesi, taleple bağlı kalmaksızın resen inceleme yaparak karar verebilecektir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2020/1012 E., 2020/2332 K. ve 17.03.2020 tarihli kararı:

Davalı erkeğin ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası ile kendi tedbir nafakası talebi hakkında istinaf başvurusu bulunmamaktadır. Hukuk Muhakemeleri Kanununun 355. maddesinde; istinaf incelemesinin, kamu düzenine aykırılık görülen haller dışında, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılacağı düzenlenmiştir. Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Davalının ortak çocuk yararına hükmedilen iştirak nafakası ile kendi tedbir nafakası talebi hakkında istinaf başvurusu bulunmamasına karşın, kadının iştirak nafakası talebinin reddedilerek davalı erkek yararına tedbir nafakasına hükmedilmesi doğru bulunmamış ve kararın bozulmasını gerektirmiştir.

Kaynakça:

  • Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 2020/1012 E., 2020/2332 K. ve 17.03.2020 tarihli kararı
Kategori: Aile Hukuku
Yazar: Avukat Erdem Akçay

Konu Hakkında Yorum Yapabilirsiniz

Lütfen Dikkat: Form aracılığı ile "Boşanma Davasının İstinaf İncelemesinde İnceleme Sınırının Aşılması" hakkındaki değerlendirmelerinizi, eklemelerinizi, önerilerinizi ya da yorumlarınızı iletebilirsiniz. Sorularınız için iletişim sayfasını kullanınız.